Sağlık

sırt ve bel ağrıları İşte en çok merak edilen sorular ve yanıtları. 31 Mart 2007 Cumartesi 13:48 Sırt-bel ağrısı çekmeyenimiz yoktur. Bize hayatı zindan eden bu ağrıların neden kaynaklandığını ve tedavi yöntemlerini mutlaka öğrenmemiz gerekiyor. İşte en çok merak edilen sorular ve yanıtları. Sağlıklı bir yaşam sürmek için her fırsatta dengeli ve düzenli beslenmemiz gerektiğini söyleyen uzmanlar, hemen herkesin muzdarip olduğu sırt-bel ağrılarına karşı da spor yapılmasını öneriyor. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emre Acaroğlu, sırt ve bel ağrılarıyla ilgili en sık sorulan soruları yanıtladı: İKİ TİP AĞRI ÇEŞİDİ VAR 1- Sırt ve bel ağrılarının sebepleri nelerdir? Sırt ağrılarının ezici çoğunluğu kas ağrılarıdır. Bel ağrılarında ise iki ana tipten bahsedebiliriz; birincisi genç kişilerde görülen ve akut olarak ortaya çıkan ağrılar: Bu ağrılar eğer başka bir semptoma eşlik etmiyorsa ve yalnız bel bölgesinde kalıyor ise ...Devamını Oku »

Her derde deva mercimek Haftada en az iki kez mercimek tüketmek meme kanseri riskinde yüzde 24'lük bir azalma sağlıyor. Besin olarak tüketilen kurubaklagillerin başlıcaları nohut, mercimek, bakla, fasulye, bezelye, börülce ve soya fasulyesidir. Kurubaklagiller olgunlaşmış tohumlar olduğundan, esas bileşimleri karbonhidrat ve proteindir. Tanelerin dış kısımlarında posa, iç kısımlarında ise nişasta bulunur. Kurubaklagiller olarak kategorilendirilen besin öğesi içeriği zengin olan mercimek, düşük yağ içeren önemli bir bitkisel protein kaynağıdır ve ete tercih edilebilir mükemmel bir alternatiftir. Posa ve demir deposu Mercimek posa (lif) içeriği zengin bir besindir. Bu sayede açlığın giderilmesine ve iştahın dengelenmesine yardım eder. Çözünür posa açısından zengindir. Çözünür posa kolesterolün düşürülmesine yardım eder, kan şekerinin dengelenmesini sağlar, tokluk sağladığı için kalori alımının azalmasını sağlar ve bu sayede kilo vermeye yardımcıdır. Aynı zamanda çözünmez posa da ...Devamını Oku »

Hastaların ilginç takıntıları Türkiye'deki hasta inanışlarını belirlemek amacıyla yapılan bir anket, hastaların bir kısmının özellikle hastalıklar konusunda çeşitli inanışlara sahip olduğunu ortaya çıkardı. Türkiye'deki hasta inanışlarını belirlemek amacıyla yapılan bir anket, hastaların bir kısmının özellikle hastalıklar konusunda çeşitli inanışlara sahip olduğunu ortaya çıkardı. Anket sonuçlarına göre, hastaların bir kısmı bilgili hekimlerin sert olmadığını düşünürken, bir kısmı iğnenin haptan daha etkili bir tedavi yöntemi olduğuna inanıyor. Ankete katılanların yaklaşık 3'te 1'ine göre, hasta derdini söylemeden hekimin hastalığın ne olduğunu anlaması gerekiyor. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Dilek Güldal tarafından yapılan "Sağlık İnanışları" isimli anket, birbirinden çarpıcı sonuçları gözler önüne serdi. Toplam 431 hasta üzerinde yapılan ankete göre, hastalar ancak çok sıkıştıklarında hekim tavsiyelerine uyuyor. Hastaların yüzde...Devamını Oku »

Antibiyotik ilaçlarının yarısı gereksiz kullanılıyor Türkiye'de en çok tüketilen ilaçlar arasında antibiyotikler ilk sırada yer alıyor. Doktorların yazdığı her 10 reçeteden 7'sinde antibiyotik bulunuyor. Vatandaşlar arasında doktor tavsiyesi olmadan antibiyotik kullanma alışkanlığı da çok yaygın. Toplam tüketimde antibiyotiklerin oranı yaklaşık yüzde 18. Uzmanlara göre Türkiye'de antibiyotik ilaçlarının yüzde 50'si gereksiz yere tüketiliyor. GEREKSİZ YERE KULLANILDIĞINDA BİR İŞE YARAMIYOR! İlkbahar ve sonbahar gibi mevsim dönüşlerinde antibiyotik tüketimi artıyor. Grip ya da nezle gibi enfeksiyon hastalıklarına yakalanan vatandaşlar, doktora danışmadan antibiyotiğe sarılıyor. Pek çok aile de ateşlenen ya da boğaz enfeksiyonu geçiren çocuklarına komşu tavsiyesiyle antibiyotik veriyor. Anadolu Sağlık Merkezi'nden enfeksiyon hastalıkları uzmanı Dr. Elif Hakko, grip ya da nezle gibi hastalıklarda antibiyotik kullanmanın hiçbir işe yaramadığını belirtiyor. Bu ilaçların vücuttaki bakteri...Devamını Oku »

Kalp hastalarına müjde Ağır kalp yetmezliği vakalarında semptomları azaltan bir ilaç başarıyla denendi. ABD'nin New Orleans kentindeki kardiyoloji kongresine katılan Dr. Marvin Konstam, klinik deneylerin 20 ülkedeki hastanelerde 4 binden fazla kalp hastası üzerinde yapıldığını, "Tolvaptan" adlı yeni ilacın ödem sıvısının vücutta tutulmasına yol açan hormonu etkisizleştiren ve nefes daralmasını azaltan ilk ilaç olduğunu belirtti. Hastaların rastgele seçilen yarısına bu ilaçtan her gün bir adet, diğer yarısına plasebo verildi. Aradan 10 ay geçtikten sonra, gruplar arasında ölüm oranı veya tekrar hastaneye kaldırılma oranı bakımından fark gözlemlenmedi. Ama "Tolvaptan" ile tedavi edilen hastaların hayat kalitesi yükseldi. Zira rahat nefes alabiliyorlardı, ödemleri azalmıştı ve kilo vermişlerdi. "Daha ilaç verdiğimiz ilk günün sonunda, en fazla şikayet konusu olan nefes darlığı azalmıştı" diyen doktor, "Tolvaptan"ın, ölüm oranını artırmadan kardiyak semptomları azaltan ilk ilaç olduğunu...Devamını Oku »