Eleştirilmeyi, özellikle de yakın çevresi ve ailesi tarafından eleştirilmeyi kimse ama hiç kimse sevmez.
Peki
eleştirilme korkusu nasıl aşılır? Başkaları tarafından
eleştirildiğimizde ya da bir başka deyimle, “yargılandığımızda” ne
yaparız?
İnsanlar Bizi, Kendimizi Eleştirdiğimiz Şeylerle İlgili Eleştirir
Bu aynı şuna benziyor; elinize bir pankart alın ve üzerine kocaman harflerle, kendinizi sürekli olarak eleştirdiğiniz ve kendi
içinizde
güvensizlik yaşadığınız şeyi yazın ve her yere o pankartla gidin.
İnsanlar da doğal olarak size hep onunla ilgili soru soracaktır.
İşte bizi eleştiren insanların sürekli karşımıza çıkmasının nedeni bu :)
Ben
yeni üniversiteden mezun olduğumda, daha okuldan adımımı dışarıya atar
atmaz iş bulacağım konusunda o kadar kendimden emindim ki. Hatta
şımarıklık yapıyordum “istediğim pozisyonu ve maaşı vermezlerse onlarla çalışmam”
diye. Böyle bir özgüvenle mezun olup, yaklaşık olarak 2 sene iş aradım.
O dönemde elimde taşıdığım pankartta neler yazdığını siz tahmin edin
artık. Zaten tanıdığım tanımadığım herkes bana daha “nasılsın?” diye sormadan “iş buldun mu?” diye sorup yaramı daha çok deşiyordu :) 2 senenin sonunda zar zor bir işe girdim ve bana sürekli olarak “iş buldun mu?” diye soran insanların tekini bile etrafımda göremedim. Bir de ben, özellikle baktım etrafa, onları göreyim de gururla “iş buldum” diyebileyim diye, ama hiçbiri karşıma çıkmadı.
Tesadüf mü bu durum? Bence değil.
Herkes Bizi, Kendi Gözlük Camının Rengiyle Görür
Şöyle
bir söz vardır: “Sizi iyi gören insanlara kendinizi boşuna anlatmaya
çalışmayın, onlar sizi zaten hep iyi görecektir. Sizi kötü görenlere de
kendinizi kanıtlamaya çalışmayın, ağzınızla kuş tutsanız onlar sizi kötü
görecektir.”
Yani, aslında insanların bizi nasıl gördüğü ve nasıl bir eleştiride bulunduğu, onların bakış açılarıyla da ilgili. Bu yüzden “herkes beni sevsin, kimse beni eleştirmesin” gibi
bir durum söz konusu olamaz. Çünkü herkes birbirinden farklı değer
yargılarına sahip. Birine düz gelen, diğerine ters geliyor. Kendimizi
herkese sevdirmek için boşuna hırpalamamak, yapılabilecek en mantıklı
şey olacaktır.
Hoşumuza Gitmeyen Eleştiriler Karşısında Ne Yapmalıyız?
Şunu
kabul etmeliyiz ki, insanlar sürekli eleştirir. Çünkü herkesin kendi
farklı bakış açısı ve kendi filtreleri vardır. Ama önemli olan, bu
eleştirinin bize yansıtılıp yansıtılmaması.
Şöyle bir örnek
vereyim: Eleştirilme konusunda sıkıntı duyduğum bir dönemde, benim yaşam
koçum bana harika bir örnek verdi. Ben verdiği örneği biraz
değiştirerek anlatacağım ama ana fikir aynı kalacak. Bir öğrencisi (biz
ona Derya diyelim) eşiyle eleştirilme konusunda sorun yaşıyor. Sonunda
buldukları çözüm şu oluyor: ”Eğer eşine bunu
yapmasına izin verirsen, eleştiriler devam eder. Ama sen bunu
istemiyorsan, eşine bunu açıkça söyle. Eğer hala devam ediyorsa da
eşinin ödemesi gereken bir bedel olmalı.” Bu söz Derya’nın aklına
yatar ve bunu uygulamaya karar verir. Bir gün telefonda konuşuyorlar ve
eşi yine ufak ufak eleştirmeye başlıyor ve Derya telefonu kapatıyor.
Sonra telefon çalıyor, eşi telefonun yanlışlıkla kapandığını düşünüyor
bu yüzden yine kaldığı yerden eleştiriye devam ediyor, Derya tekrar
telefonu kapatıyor. Sonraki aramasında da eşi diyor ki “yahu ne oluyor sürekli hat düşüyor”, Derya da diyor ki “hat düşmüyor, beni eleştirdiğin zaman ben bunu duymak istemiyorum” diyor. Sonuç olarak eşi Derya’yı eleştirmemeyi (en azından sözel olarak) öğreniyor. Elbette içinden hala kendi filtrelerine göre eleştiriyordur, ama en azından Derya bunu duymuyor ve hissetmiyor.
Bu
örneği alıp birebir uygulamanızı tavsiye etmem :) Çünkü herkesin ilişki
dinamikleri çok farklı. Ama eminim kendi yaşamınıza uyarlayabilirsiniz.
Önemli olan, karşımızdakine, biz istemeden bizi eleştirme iznini
vermemek. Çünkü biz istemeden yapılan her bir eleştiri, almış olduğumuz
kararlara saygı göstermemek, o alana izinsiz girmeye çalışmak oluyor.
Zaten
bizi seven yakınlarımızın tek isteği, bizim mutluluğumuzsa eğer,
yaptığımız şeylerden dolayı mutlu olduğumuzu bilmeleri onlar için
yeterli olacaktır.