Kuantum Düşünce Tekniği, bireyin daha iyiye, daha güzele ulaşmasının
önünde bulunan en büyük engelin zihinlerdeki sınırlar, geçmiş deneyimlerden
gelen karmaşalar ve evrene gönderdiğimiz hatalı mesajlar olduğu noktasından
hareketle, iç dünyamızı düzenleyerek dışarıyı değiştirmek amacıyla hareket
ediyor. Özü, Kuantum Fiziğinin temellerine dayanıyor ve bu alanda geçerli olan
mevcut yasaları zihinsel dünyaya uygulamak şeklinde tanımlanıyor."Kuantum
Düşünce Tekniği özet olarak insanın düşüncelerinde, üretkenlik noktasında,
yaşamını değiştirebileceği düşünsel bir alan içerisinde hareket etmek demektir.
Günlük hayatta insanlar kuruntu, vesvese, kalıplaşmış korku
düşünceleri üretirler. Kuantum ise geleceğe yönelik olmasını istediklerimiz
hakkında hayaller, sesler ve duygularla yapılan bir odaklı düşünme biçimidir.
Aynı zamanda bizim hücresel bellek düzeyimizi, bilinçaltımızı, etrafımızdaki
elektromanyetik alanı ve tüm hayatı etkiler. Tüm bunlar zincirleme reaksiyon
yaparlar.
Kuantum düşünce tekniğini uygulamak, şifaya kavuşmak için size verilen
bir ilacı alıp almamak gibidir. Bu tekniği kullanırsanız, hayatınızda olmasını
istediğiniz her şeyi yaratabileceğinizi bildiğiniz için, somut sonuçlar
alırsınız.
Örneğin yalnızlıktan kurtulmak, sevmek, sevilmek, evlenmek,
yeteneklerinize uygun bir işe girmek, hayatınızı insanca sürdürebileceğiniz bir
konfor düzeyine sahip olmak ya da iyileşmek istiyorsunuz. Bütün bunların
gerisinde insanın en temel düzeydeki düşünce ve inançları yatar. Bu inanç ve
düşüncelerde yaptığımız değişiklik, insanın hayatında da değişiklik yapacaktır.
Değiştirme ve oluşturma güçleri yoktur. Daha çok vehim, kuruntu,
başıboş hayaller biçiminde akar. Oysa Kuantum Düşünce derin düzeyde, atom altı
alanda etkili olabilecek tarzda bir yaratıcı düşünme biçimidir. Özel bir bilinç
düzeyine girerek, özel olarak kurgulanmış sözel ve imgesel oluşumları içerir.
Bu düzeyde insan, kendi hayatının efendisi durumuna geçer.
Bütün dünyada, artık insanla ilgili her konuda bütüncül bir yaklaşım
söz konusudur. İnsan; zihin, beden ve ruh üçlemesinden oluşuyor çünkü. Bu üç
kısımdan en etkili olanı “ruh”tur. Yâni insanın “kendisi” ya da Ben. Seçimleri
yapan bu “Ben”dir ve olaya bu açıdan bakmadıkça, sorunlara çözüm bulmak da
imkansızlaşır.
Kuantum Sıçrama bilinçaltına hükmetmeyi başaran birey, geçmiş mesaj
kalıplarının yerine, alternatif pozitif söylemleri kodladıkça, belirli bir
noktadan sonra, eski negatif söylem kalıpları kırılarak bireyin çok hızlı bir
dönüşümü gözlemlenmektedir. İşte bu kuantum sıçramayı temsil eden bir
dönüşümdür.