Hikaye

Hikâye Nedir?

Hikâye Nedir?

Hikâye nedir?Hikâye bir olayın kurgulanması ve bu yolla anlatılıp aktarılmasıdır. Hem uzunluk olarak hem de dilin kullanımı bakımından romana göre daha kolay olarak nitelenebilmektedir. Romana göre farklılıkları olsa dahi hikâyenin de çok basit bir olay olduğu sanılmamalıdır. İyi bir hikâye yazmak gerçekten de çok zorlu bir iştir. Hikâyelerde çok fazla olay örgüsü ve çok fazla kahraman yoktur. Romana göre bunlar daha kısıtlıdır. Bu nedenle olayın okuyucuyu kendine daha kısa bir sürede çekebilmesi gerekmektedir. Roman daha uzun soluklu olduğu için roman yazarının okuyucuyu kendine çekmesi için bolca zamanı ve imkânı olacaktır. Ancak hikâye yazarının bu kadar fazla imkânı olmayabilir. Çoğu yazar yazmaya daha kısa hikâyelerden başlar. Ancak hikâye yazma işinin roman yazmaya bir geçiş niteliğinde olduğu da bir yanılgıdır. Hikayeler edebi açıdan önemli bir yere sahiptirler başlı başına. Hikaye yazmaya başlamadan evvel hikayenin olay mı yoksa durum hikayesi mi olduğun...Devamını Oku »

Psikolojik Hikayeler

Psikolojik Hikayeler

Bir gün bilge bir kral, huzuru en güzel resmedecek sanatçıya büyük bir ödül vereceğini ilan etti. Yarışmaya çok sayıda sanatçı katıldı. Günlerce çalıştılar, birbirinden güzel resimler yaptılar. Sonunda, eserlerini saraya teslim ettiler. Tablolara bakan kral sadece ikisinden gerçekten çok hoşlandı. Ama birinciyi seçmek için karar vermesi gerekiyordu. Resimlerden birisinde, sükunetli bir göl vardı. Göl bir ayna gibi etrafında yükselen dağların huzurlu görüntüsünü yansıtıyordu. Üst tarafta pamuk beyazı bulutlar gökyüzünü süslüyordu. Resme kim baktıysa, onun mükemmel bir huzur resmi olduğunu düşünüyordu. Diğer resimde de dağlar vardı. Ama engebeli ve çıplak dağlar. Üst tarafta öfkeli gökyüzünden yağmur boşalıyor ve şimşek çakıyordu. Dağın eteklerinde ise köpüklü bir şelale çağıldıyordu. Kısacası, resim hiç de huzur dolu görünmüyordu. Fakat, kral resme bakınca, şelalenin ardında kayalıklardaki bir çatlaktan çıkan mini minnacık b...Devamını Oku »

Yaşanmış Başarı Hikayeleri

YAŞANMIŞ BAŞARI HİKAYELERİ

DÜNYADAKİ EN İYİ FIRINCI - YAŞANMIŞ BAŞARI HİKAYELER Lionel Poilane'nin babası Fransız bir fırıncıydı ve Lionel genç bir adamken aile fırını ona miras kaldı. Öylece oturup, ateşi izlemektense o, çarpıcı ve farklı olmak için çabaladı. Geniş çaplı bir araştırma yaptı ve 8000'den fazla Fransız fırıncıyla kullandıkları teknik üzerine konuştu. Organik tatlandırıcı kullanmakta Fransa'da öncü oldu. Baget pişirmeyi reddetti, çünkü bunların çok tatsız Fransızlar'a çok yabancı olduğunu (bunların çoğu Viyana'dan getiriliyordu) düşünüyordu. Dünyada ekmek pişirmeyle ilgili bütün kitapları topladı ve çalıştı. Keşfettiği ekşi hamurun içinde tatlandırıcı, su, maya ve deniz tuzu vardı ve odun ateşinde pişiriliyordu. Poilane tecrübeli fırıncıları istemedi (bana onların öğrenmeme sorunları olduğunu söyledi) ve bunun yerine onun yanında yıllarca çalışmaya istekli genç adamları işe aldı. İlk bakışta, ...Devamını Oku »

İletişim İle İlgili Hikayeler

İletişim İle İlgili Hikayeler

Bir zamanlar, bütün duyguların üzerinde yaşadığı bir ada varmış: Mutluluk, Üzüntü, Bilgi ve tüm diğerleri, Aşk dahil.Bir gün, adanın batmakta olduğu, duygulara haber verilmiş. Bunun üzerine hepsi, adayı terk etmek için sandallarını hazırlamışlar. Aşk, adada en sona kalan duygu olmuş. Çünkü, mümkün olan en son ana kadar beklemek istemiş. Ada neredeyse battığı zaman, Aşk, yardım istemeye karar vermiş. Zenginlik, çok büyük bir teknenin içinde geçmekteymiş. Aşk, "Zenginlik, beni de yanına alır mısın?" diye sormuş. Zenginlik, "Hayır, alamam. Teknemde çok fazla altın ve gümüş var, senin için yer yok." demiş. Aşk, çok güzel bir yelkenlinin içindeki Kibir'den yardım istemiş. "Kibir, lütfen bana yardım et!" "Sana yardım edemem Aşk. Sırılsıklamsın ve yelkenlimi mahvedebilirsin." diye cevap vermiş Kibir. Üzüntü yakınlardaymış ve Aşk, yardım istemiş: "Üzüntü, seninle geleyim..." "Off, Aşk, o kadar üzgünüm ki, ya...Devamını Oku »

Sorumluluk İle İlgili Hikayeleri

Sorumluluk ile İlgili Hikayeleri

Esnaftı. Küçük dükkanında sattığı kumaşlarla geçimini sağlamaya çalışırdı. Yalnız bir huyu vardı, aynı sokaktaki rakiplerinin vitrin camları çok kirli diye sürekli şikayet ederdi. Meslektaşları onun bu dırdırlarından bıkmış usanmışlardı. ‘Neden şehirdeki en kirli vitrin bu adamlarda, anlamıyorum’ diye söylenirdi sık sık. Bir gün kahvede otururken işi iyice ileriye götürdü ve diğerlerine karşı kırıcı davrandı. Kahveden ayrılmadan önce, sokağın karşısında buluna başka bir esnaf ona şöyle seslendi ‘Sen önce git kendi vitrinini yıkayıp temizle.’ O da önce ‘Benim vitrinim temiz’ dese de, diğerlerine ‘örnek’ olmak için vitrinini yıkadı. Ertesi gün kahvede otururken arkadaşları onu şu sözleri söylerken duydular: <...Devamını Oku »

1 2 3 4 5
Yukarı Çık