Bütün öğretmenlerle öğrenme özrü olan çocukların anne-babaları, çocuklarının hafızayla ilgili sorunları olduğunu söylerler ve sık sık "Her şeyi unutuyor, ben hatırlatmazsam hiç aklına gelmiyor veya bütün bir hafta boyunca tartışmasını yaptığımız bir şeyden bahsedince, yüzüme bakıyor. Ne konuştuğuma dair en ufak bir ipucu yok aklında..." şeklinde düşüncelerini dile getirip, dert yanarlar.
Öyle görülüyor ki, bu tür çocuklar hemen unutuyorlar. Belki hatırlıyorlar, ama olayın tamamını değil. Hafıza, bir insanın aklında tutabildiği birçok şeyden daha fazlasını kapsayan, çok farklı ve karmaşık bir süreçtir. Akılda tutulması gereken şeyi, hatırlama ve hafıza bankanızda depoladığınız bilgiye ulaşma stratejilerini gerektirir.
Bazı kişilerin hafızaları ise, mükemmeldir. Yine de birçocuğumuz, hafızamızı etkin ve verimli kullanmayı sağlayacak stratejileri kullanıyoruz. Verilen işin gereklerini ya da bizden istenileni anlama, stratejileri kullanmayı bilme, bu stratejileri etkili bir biçimde kullanma ve depo edilmiş bilgileri ne şekilde bulup çıkaracağını öğrenme becerisi, belki de, öğrenme yetersizliği sorununu yaşayan öğrenciler için, sorunun temelinde yer alır.
Bilgi bize çevremizden ulaşır. Bir çocukta algısal süreç bozukluğu varsa, bu bilgi karışmış ve hatırlama fonksiyonunu etkilemiş olabilir. Bilginin yorumlanmasında (algılama) bir sorun yoksa, onu kısa süreli hafızaya kaydetmek için, çocuk dikkat kesilmek durumundadır. Çocuğun dikkat yetersizliği gibi bir rahatsızlığı (ADD) olması halinde ise, hatırlama fonksiyonu (hafızanın işleyişi) kesin olarak engellenmiş olacaktır. Görülüyor ki, öğrenme özürlü çocukların çoğu, bilgiyi kısa süreli hafızalarına kaydetmezler bile. Unutmazlar; sadece, onu ilk etapta hatırlayacak strateji ya da süreçten yoksundurlar.
Bilgi bir kez kısa süreli hafızaya girdi mi, onu uzun süreli olarak kaydetmek için birşey yapmak gerekir.
Kısa süreli hafıza çok kısasıdır; süresi muhtemelen sadece 30 sn. dir. Görülüyor ki, akılda tutulacak bilgiyle ilgili birşey yapmaz, bir çaba göstermezseniz, o bilgi kaybolur, gider. Bilgiyi uzun süreli belleğe geçmesi için, ki buna zaman zaman "uzun süreli belleğin depolanması" da denir, bilgiyi temsil etmek, onu işlemek, başka deyişle prova yapmak ya da tekrarlamak şarttır.
Örneğin; bir daha hiç görmeyeceğinizi düşündüğünüz birisiyle tanıştırıldınız; bu nedenle, adını aklınızda tutmak için birşey yapmıyorsunuz. Bir ay sonra bir yerde karşılaştınız ve adını hatırlamıyorsunuz. Adını hatırlamak için, isminin baş harfini bir karakteristikle birleştirmek veya benzer isimdeki bir kişiyle onun yüzü arasında bir bağlantı kurmak gibi bir yol deneseydiniz, belki de hatırlardınız.
Okul ortamlarında, öğrenme özürlü öğrencilerden, birinin adından çok çok daha karmaşık bir bilgiyi hatırlamaları istenmektedir; ancak, bu konudaki süreç değişmez, aynıdır. Bilginin uzun süreli hafızaya kaydolması ve istenildiğinde bulunup çıkarılabilir durumda olmasını sağlamak için, onun üzerinde etkili olmaları, onu işlemeleri gereklidir.
Bu öğrencilerde, hafıza süreci içinde herhangi bir yerde bir aksaklık, bir duraksama görülebilir. Bu çocukların; çoğu kez, bir hatırlama stratejisine ihtiyaçları olduğundan bile haberleri olmadığı gibi, içe başkış ya da kendileri hakkında derinlemesine sorgulayabilirlik ve kendi sorunlarının (özürlerinin) farkında olmaları olasılığı da daha azdır. Hatırlama güçsüzlüklerini telâfi etmek yerine, ev ödevlerini akılda tutmaları için gerekli stratejileri, örneğin özel bir deftere not almayı öğretin. Anahtarlarını hep yanlış yere koyuyorlarsa, evin içinde her zaman anahtarları bulundurabilecekleri bir yeri (dolap vs.) bulmalarına yardımcı olun.
Unutmayın, bu gibi stratejiler öğretilebilir. Nitekim, bazı umut verici bulgular gösteriyor ki, öğrenme bozukluğu olan çocuklar, belirli stratejileri nasıl kullanacaklarını öğrendiklerinde, öğrenme becerileri de gelişir.
hatırlama teknikleri nelerdir?
1- Gereksiz bilgilerin akılda tutulmaması
2- Akılda tutulması gerekmeyen ama unutulmaması gereken her şeyi yazmak, yani bir ajanda kullanmak,
3- Okunan her şeye konsantre olmak,
4- Konsantre olunan kitabın altını çizmek ve bu çizili yerleri tekrarlamak. Unutmamanın en önemli şartı tekrardır. Yeni duyduğunuz bir fıkrayı gün içinde 3-4 kişiye anlatarak deneyin. İddia ediyorum o fıkrayı asla unutmazsınız.
6- Aynı anda iki iş yapmamak. Tek işe konsantre olmak
7- Hatırlanması gereken konu ile ilgili zihin haritaları çıkarmak
8- Yapılan işe mana katmak
9- Bir işle uzun süre ilgilenmemek. Birer saat arayla molalar vermek ve beyni dinlendirmek,
10- Unutulmaması gereken isim, sayı veya olay için akıldan onunla ilgili senaryo yazmak.