Yazar: admin 2012-04-05Kategori: Psikoloji1861 kere okundu Yorum yap
Kişisel Gelişim, Tesadüflerin farkında olarak yaşamak
İki boyutlu kağıt düzleminde çizdiğimiz tasarladığımız bir çok şeyin üç boyutlu olarak yapıldığını, inşaa edildiğini görebiliriz. Bu bize yaşamımızda farklı boyutlar varmış gibi görünen çelişkileri yeniden düşünmemize bir çerçeve açabilir. Yüzyıllardır tartışılagelen hayata felsefik bir bakış açısı olan “Çevremizdeki herşeyin gerçeğin yansıması olduğu” anlayışını kabul etsek de, etmesek de; günümüzde düşüncelerimizin hayatımızı baştan aşağıya etkilediği ve yönlendirdiği kimse tarafından inkar edilemez bir gerçektir. Ve bu boyut karmaşası bir tarafta dururken bir tarafta düşüncelerimizin bu boyutlar arasındaki bu engel tanımaz, kolay ve vazgeçilmez geçişleri, istemsiz olarak düşüncenin kaç boyutlu olduğu sorusunu akla getiriyor. Bu çok boyutlu düşünce sisteminin üzerinde küçük bir yolculuk yaparsak belki bu sistemin karmaşasını biraz daha anlaşılır hale getirebiliriz. Bu yolculuk düşüncede evrimi yaşamaktır. İnsan otonom hayatının dışına çıkabildiği için en gelişmiş olma statüsündedir. İnsan ırkını bu derecede özel yapan bu düşünme sistemini daha bilinçli kullanmak elbette ki evrimdir. Düşünce evrimi yaşarken kullanacağımız en önemli anahtarın ne olduğunu muhtemelen biliyorsunuz, olayları yaşarken an ve an olanların farkında olmanın temel olduğu hepimizin aklına ilk gelen şey olamasa da dolaylı olarak hepimiz bunun bir ölçüde farkındayız. Bilinçli veya bilinçsiz hayatımızda kimi zaman uyguluyoruz; belki sadece adlandıramıyoruz. Öyleyse, “nedir bu farkında olmak?”
"İntihar etmek ile ilgili düşünceler kafanızda dolaşmaya başladı, ne yapacağınızı şaşırmaya başladınız. Bu durumu kimseyle paylaşamıyorsunuz. Farkında olduğunuz bir tek şey var böyle giderse bu düşünce bir gün hayatınızın tek hedefi haline gelecek. Bundan nasıl kurtulacağınızı bilmiyorsunuz; aslında, kurtulmak isteyip istemediğinizi de bilmiyorsunuz. Aniden bir arkadaşınız size intihar hakkında yazılmış bir kitap veriyor. Aklınıza ilk gelecek soru “Kimsenin düşüncelerimden haberi yok. Bana bu kitabı peki neden verdi?” olacak öyle değil mi? Peki, neden verdi?
Bugün çok önemli bir iş görüşmeniz var. Görüşmeye gitmeniz durumunda işi alacağınıza eminsiniz. Ancak aksilik bu işte, ancak uçağınızın kalkmasına 5 dakika kala hava alanına varabiliyorsunuz. Sürekli “geç kaldım” diyen iç sesiniz kafanızda yankılanıyordur. O an uçağın 1 saat geç kalkacağını öğreniyorsunuz. Sizce bu iş alacağınıza bir işaret mi? Yoksa sadece tesadüf mü, dersiniz?
İşe gideceksiniz sabah uyandınız, sular kesik. “Güne böyle tersliklerle başlamak ne kadar kötü diyerek” hazırlandınız. Evden çıktınız, otobüs durağına varmak üzereyken evde çok önemli bir belgeyi unuttuğunuzu hatırladınız.mecburen söylene söylene eve dönüp aldınız. Siz durağa tam yaklaşmışken otobüsün gittiğini gördünüz, otobüsü kaçırmanız, toplantıyı kaçırmanız demektir. Siz içinizden bu güne dair kötü düşünceler geçirirken bir anda önünüzde bir araba durdu. Bir arkadaşınız arabası ile bugün aynı yöne gidecek, bugün oda geç kalmış ne tesadüf değil mi?
Geçmişte öğrenciyken okula gitmek istemediğiniz günler olmuştur. Gece bu düşüncelerle yattığınızda, sabah çok kötü bir soğuk algınlığı ile uyanıyordunuz hatırlar mısınız. Bir konu kafanızı kurcalamaya başlardı, Acaba kendi kendimi hasta mı ettim, yoksa ben hasta numarası mı yapıyorum diye kendinize bile güvenemediğiniz zamanlarınız olurdu. Buda yetmez gibi akşam televizyonda bu konu ile ilgili bir film buluyorsunuz" . Bu ne şimdi?
Bunların hepsi, düşüncelerimizin bize yaşattıklarıdır. Hiçbiri tesadüf değildir. Yaşarken neden yaşadığınızı, Nasıl olduğunu fark edemesek bile bunları hayatımıza bir çekiyoruz. Tesadüf olmadığını fark etmek için, olayın hangi düşünce yapımızdan kaynaklandığını sorgulamalıyız. Nasıl ki araba kullanırken, ne zaman gaza veya ne zaman frene basmamız gerektiğini düşünüp karar vermeyiz, beynimiz otomatik olarak komutlar verir. Farkındalık da böyledir; belirli bir süre bunu bilinçli olarak uygularsak, bir süre sonra otomasyon haline gelir. Ve bu otomasyon ile düşünce evrimi yaşanır.
Yağmurun çoktan dindiğinin farkında olup, önce güneşin gökkuşağını ortaya çıkaracağını bilmek; gökkuşağının nerede oluşacağını aramak; bulduğunda zevkini çıkarmak gerek. Güneşin çıkmasıyla topraktan buharlaşan yağmur sularının yayacağı toprak kokusunu duymak için yağmurun bitişini fark etmek ve solumak gerekir. Hem resmin içinde olmak, hem de şemsiyeleri kaldırıp resme dışından bakmak gerekir.
Diyeceksiniz ki “Düşünce kaç boyutlu öyleyse?” Kaç boyutlu olursa olsun; amaç boyutları etkin kullanmanın yolunu bilmek. Bu düşüncenin kaç boyutlu olduğundan çok daha önemli.
(psikolog, Psikoloji, çocuk psikolojisi, insan psikolojisi, sosyal psikoloji, psikoloji portalı, psikoloji dersi, psikoloji kitapları, kadın psikolojisi, cocuk psikolojisi, çocuk psikoloji, psikoloji yazıları, psikoloji merkezi, psikiyatri, psikolojik danışmanlık, rehberlik, danışmanlık, kişisel gelişim, eğitim, nlp, farkındalık)
DERLEYEN:MÜŞERREF KÜDEN
REKLAM
İZMİR'DEKİ
NLP - ANLAYARAK HIZLI OKUMA- ÖĞRENCİ KOÇLUĞU
SEMİNERLERİ
İÇİN
AYRINTILI BİLGİ:
SAYGIN NLP DANIŞMANLIK
Kıbrıs Şehitleri No: 30 Daire: 11
Alsancak - İzmir
Tel: 0232 4225954
Cep:0 535 6673224
msn: [email protected]
www.sayginnlp.com
www.cemalkondu.com
(psikolog, Psikoloji, çocuk psikolojisi, insan psikolojisi, sosyal psikoloji, psikoloji portalı, psikoloji dersi, psikoloji kitapları, kadın psikolojisi, cocuk psikolojisi, çocuk psikoloji, psikoloji yazıları, psikoloji merkezi, psikiyatri, psikolojik danışmanlık, rehberlik, danışmanlık, kişisel gelişim, eğitim, nlp, Kuş, angut)
cheaters caught
website why men cheat
women who love to cheat
read read
how to cheat on husband
signs of infidelity