Kendinize Bakarak Uzun Ömürlü Olabilirsiniz
Yaşamımızda
yeterince egzersiz varsa sağlıklı besleniyorsak, stresle başa çıkmasını
biliyorsak, yeterli tıbbı hizmet alıyorsak, neden sağlıklı ve mutlu
yaşlanmayalım ki?
Doğduğumuz günden bugüne kadar geçen zamanla
kronolojik yaş da takvim yaşı diyoruz. Bir de, geçmişte ve günümüzde
çeşitli ülkelerde insanların ortalama ne kadar yaşlandığım gösteren
ortalama yaş vardır.
Her
ülkede genç öleni, ortalama yaşayanı, çok uzun yaşam süreni var; önemli
olan, sınırları belli olan herhangi bir yerde insanların ortalama ne
kadar yaşadığıdır. Çok eskiden insanoğlunun ortalama 25 yıl yaşadığı
tahmin ediliyor. 20'inci yüzyılın basında Avrupa ve Amerika'daki
insanlar ortalama 50 sene yaşamış. 1955 yılında 70 olan Amerika'daki
ortalama yaş 1996'da 79'a çıkmış. 1950 yılında Almanya'da 70'in altında
olan ortalama yaş günümüzde 77'ye çıkmış. Bu arada dünyanın her yerinde
kadınların erkeklerden ortalama 6-10 sene fazla yaşadıklarım unutmayalım.
Zinde Kalmanın Yolları (Akdeniz Diyeti )
Sofralarına
zeytinyağından başka bir yağ koymayan; domatesin ve soğanın en tazesini
yiyen, kırmızı şarap içen Akdeniz insanı, sağlıklı beslenme işini
çözmüş! Akdeniz'e kıyışı olan Portekiz, İspanya, Morrokko, İtalya,
Yinanistan, Malta, Tunus, Mısır, Lübnan ve İsrail'in beslenme
alışkanlıkları, tüm dünyaya örnek olacak özellikler taşıyor. Kuzey
Avrupa ve Amerika'ya göre çok daha sağlıklı olarak kabul edilen "AKDENİZ DİYETİ", bol meyve, bol sebze ile zeytinyağı ağırlıklı beslenmeyle gençlik ve zindeliğin formülünü sunuyor.
Ayda Bîr Kırmızı Et
Akdeniz
diyeti piramidinin temelinde tahıllar, taze meyve, sebzeler, zeytinyağı
ve süt ürünleri yer alırken baklagiller azınlıkta kullanılıyor. Balık
ve deniz ürünleri, süt ve süt ürünleri, yumurta ve beyaz eti ise her
hafta düzenli olarak yemek gerekiyor. Akdeniz diyetinde kırmızı ete çok
az yer veriliyor. Ayda bir kere yenmesi gereken kırmızı et» bu diyette
yerini tavuk ve balık gibi beyaz ete bırakıyor. Akşam yemeklerine eşlik
eden en fazla iki kadeh şarap ise yine Akdeniz usulü beslenme düzeninin
vazgeçilmezleri arasında yer alıyor.
Balıklar Ve Deniz Ürünleri
Akdenizlililer,
diyetlerinde balığa Ve deniz ürünlerine çok yer veriyorlar. Denize
kıyışı olan bu ülkelerin çoğunun balık tüketmesi coğrafi konumlarından
kaynaklanıyor. Akdenizlilier'in derilerinin kalın olmasına rağmen
kanlarının ince olması da buna bağlanıyor. Deniz ürünlerinin çoğunun
Omega 3 yağ asitleri içermesi kalp damarlarının tıkanması sonucu oluşan
kalp hastalıklarını engelliyor. Yemeğe hafif bir sebze çorbası ile
başlayan Akdenizliler, böylece ana yemekte daha az yemiş oluyor.
Feta Peyniri : Keçi
sütünden yapılan bu peynir, yağ açısından çok zengin olmakla birlikte
bol miktarda kalsiyum, çinko, B2 ve B 12 vitamini içeriyor. Bunlar
kemiklerin, dişlerin ve bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı
oluyorlar.
Fındık ve Ceviz: Fındık
ve ceviz gibi kuruyemişler lif, E vitamini ve yağ açısından zengin be-
sinler arasında kabul ediliyor. Bu besinler zeytinyağı gibi tekli
doymamış yağ açısından zengin olduklarından kolesterole iyi geliyorlar.
Kızartma yerine Izgara:
Amerikan diyetinde çoğu gıdalar kızartılırken, Akdeniz diyetinde ızgara
ve haşlama tercih ediliyor. Kızartma gıdalar kanser riskini artırıyor.
Tansiyonu ile kolesterolü yükseltiyor.
Kırmızı Şarap: Akdenizlilerin
akşam yemeklerine eşlik eden kırmızı şarap belli miktarlarda
tüketildiğinde kanın pıhtılaşmasını önlüyor ve damar tıkanıklarına iyi
geliyor. Kandaki kolesterol miktarının da düşmesine yardımcı olan
kırmızı şarabı günde iki ya da üç bardaktan fazla tüketmediğiniz
takdirde sağlığınıza faydalı oluyor.
Yağlar: Akdeniz diyetini Kuzey Amerika ya da
Kuzey
Avrupa diyetlerinden ayıran en önemli özellik, yağların farklılığıdır.
Akdeniz diyetinde günlük alınan kalorinin yüzde 40'ı tekli doymamış
yağlardan gelir. Bu tür yağlar kandaki kolestrolü düşürür ve kalp
hastalıklarına karşı koruyucu bir kalkan görevi görür. Tereyağ ve kımızı
et ise hayvansal yağ içerdiğinden doymuş yağ oranı bakımından zengindir
ve kalbe zararlıdır.
Sihirli sıvı Zeytinyağı
Zeytinyağı,
Akdeniz diyetinde en vazgeçilmez besin kaynağı... Akdenizliler
yemeklerinde zeytinyağından başka yağ kullanmıyorlar. Tekli doymamış yağ
açısından zengin olan zeytinyağı, doymuş yağ açısından zengin olan
hayvansal yağlara oranla çok daha sağlıklı olarak kabul ediliyor.
Zeytinyağı kandaki kolestrol oranının düşmesine yardımcı oluyor. Kalp
hastalıklarına ve tansiyona da olumlu etki ediyor. Zeytinyağı aynı
zamanda ülser gibi mide rahatsızlıklarına da iyi geliyor. Zeytinyağı
antioksidan özelliği sayesinde kanserin de önlenmesine yardımcı oluyor.
Bol bol sarımsak, soğan
Bağışıklık
sistemini güçlendiren, kanseri ve kalp hastalıklarım önleyen vitamin
açısından zengin antioksidan özelliğe sahip taze sebze, meyve ve
tahıllar Akdeniz diyetinde çok önemli bir yere sahip, Sarımsak ve
soğanın da bolca tüketilmesi gerekiyor. Çünkü bunlar, tansiyonun
düşürülmesine yardımcı oluyor ve enfeksiyonlara karşı doğal antibiyotik
özelliği taşıyorlar.
Bir Başka Diyet Daha ! Ayırma Diyeti İle Formda Kalın
Vücudunuzu zehirlerden arındırıp ömrünüzü uzatmak istiyorsanız, ayırma diyeti en şifa verici beslenme yöntemidir.
Bunun da temel prensipleri vardır:
1. Proteinler: (Et, tavuk, balık, yumurta, deniz ürünleri)
2. Karbonhidratlar:
(Tatlı, şeker, ekmek, makarna, pilav, patates gibi) birlikte yemeyin
Birini yediğin zaman, aradan 4 saat geçmeden diğerin! yemeyin
3.Yağ ve nötral yiyecekleri: (Sebze, salata, baharat, peynir, yoğurt, kabuklu kuru yemişler, baklagiller gibi) her iki yiyecek grubuyla birlikte yiyin
4.Taz eve doğal yiyecekler tüketin:
(Rafine şeker, un, konserve yiyeceklerden uzak dürün) Bu diyeti
yapanlar kilo almaz, fazla kilosu olanlar bir müddet sonra normal
kilosuna kavuşur.
Her gün, 2 dilim kepek ekmeği 30 gram peynir (Dil, çerkez, taze kaşar veya tuzsuz beyaz peynir). (İstendiği kadar domates, salatalık söğüş.) 5
adet zeytin Yeşil veya siyah tuzlu olmayacak Taze sıkılmış sebze suyu
içecekler, açık çay, adaçayı, ıhlamur, su, soda, kahve Beyaz şeker asla
tavsiye edilmiyor. Tatlandırıcı olarak aspartam.
Yaz Aylarinda Sebze Ve Meyveye Dikkat
Sağlıklı
ve dengeli beslenmenin en önemli yönteminin bol sebze ve meyve tüketimi
olduğuna dikkat çeken uzmanlar, özellikle yaz aylarında bakteri
oluşumunun daha hızlı gerçekleşmesi nedeniyle temizlik ve saklama
yöntemi konusunda gerekli özenin gösterilmesi için tüketicileri
uyarıyorlar. Sebze ve meyve temizliği konusunda özellikle yaz aylarında
duyarlı olunması ve mutlaka klorlanmış şebeke suyuyla yıkanması
gerektiğini belirtti. Virütik yaz ishalleri, hepatit A, tifo, paratifo
başta olmak üzere çeşitli hastalıkların yaz aylarında sık görülmesinin
en önemli etkenlerinden birinin sebze ve meyvelerin bol su ile olduğuna
dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Salgın
durumları dışında, şebeke suyuna katılan klor miktarı temizliğin
gerçekleşmesi için yeterlidir. Önemli olan sebze ve meyvelerin mutlaka
bol suyla yıkanmasıdır. Suyun klorlu olmaması halinde sağlık
müdürlüklerince dağıtılan klor tabletleri ya da solüsyonlarının
kullanılması önerilir. Yaz aylarında su kesintilerinin sıklaşması ve
klorlu temiz suyun temin edilememesi halinde ise bulanık olmayan bir
litre suya üç damla olmak kaydıyla Sağlık Bakanlığı izniyle üretilmiş
çamaşır suyu kullanılabilir."
Saklama Yöntemi de önemli
Hava
sıcaklığının artmasının bakterilerin üremesi için elverişli ortam
yarattığım ifade eden uzmanlar gıdaların saklanmasının da önemine
dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Sebze
ve meyveyi bol su ile yıkayın. Kullanım ömrünü uzatmak ve vitamin
değerlerim kaybetmelerini engellemek istiyorsak, mutlaka kurulamalıyız.
Çünkü, ıslak ortamlarda bakteriler üremeye devam eder. Mümkün olduğu
kadar sebze ve meyve, tazeyken, satın alındıktan sonra en kısa süre- de
tüketilmelidir. Çünkü, bekletme, vitamin kaybına ve bakteri üremesinin
hızlanmasına neden olur. Vücuda yararınım en üst düzeyde tutmak için
ihtiyaç duyulan kadar alınıp tazeliğin! kaybetmeden tüketilmesi
gereklidir."