PSİKOLOJİK HİKAYELER

PSİKOLOJİK HİKAYELER

Yargı;İki din adamı, uzun süreli bir inzivadan sonra artık kendi nefislerini eğittiklerini düşünerek kente doğru yola çıktılar. Artık ne kadınlar, ne servet, ne de şöhret onları aldatacaktı.

Akşamüzeri bir nehir kenarında çok güzel bir kadının beklediğini gördüler.
Genç din adamı, kadınla selamlaştıktan sonra derdinin ne olduğunu sordu.
Güzel kadın; sabahleyin köyünden, nehrin üzerindeki asma köprüyü geçerek buraya tarlaya geldiğini ancak; dağlardan gelen selin köprüyü yıktığını ve karşıya geçemediğini, evde çocuklarının merak edeceklerini söyledi.

Bunun üzerine genç din adamı kadını kucağına alarak ellerinin üzerinde, ıslatmadan karşıya geçirdi. Güzel kadın kendisine teşekkür ederek sevinçle evine doğru yola koyuldu.

* (Dış dünyayla bütün bağlantılarını keserek Tanrı'yla birleşebilmek için insanın kendi içine kapanması)
 
İki din adamı yaklaşık bir saat hiç konuşmadan yürüdüler.
 
Genç din adamı arkadaşına neden suratının asıldığını ve hiç konuşmadığını sordu.
 
Bunun üzerine yaşlı din adamı genç din adamını şu sözlerle eleştirdi:
 
"Biliyorsun ki, dinimize göre yabancı kadınlara dokunmak günahtır. Sen ise sanki fırsat kollar gibi kadını kucaklayıp durdun. Ne oldu bizim bunca aydır sürdürdüğümüz çabaya daha şehre gelmeden yelkenleri koy verdin."
 
Genç adam şu karşılığı verdi:
 
"Ben o kadını suyun karşısında bıraktım ve unuttum. Görüyorum ki, sen hâlâ unutamamış, zihninden atamamışsın." 

DERLEYEN... (EDİTÖR)
İletişim:[email protected]

Bir yorum

Cevapla

  
 
3+2 İşleminin Sonucu    
Yukarı Çık