İnanç Ve Başarı

İnanç Ve Başarı

İnanç Ve Başarı


Roz Townsend: "İnanç potansiyelinizi belirler. İnanç, sizi inanılmaz derecede enerjik ve güçlü yapar. Neyi başaracağımıza inanıyorsak zihnimizin gözleriyle onun resmini görürüz. Zihninizdeki resim ve inançlarınız ne kadar güçlü olursa, potansiyelinizi gerçekliğe çevirme şansınız da o kadar artar." der.

John Stuart Mill: "İnançlı bir kişinin gücü sadece ilgisi olan doksan dokuz kişinin gücüne eşittir." demiştir. İnançların mükemmelliğe giden kapıları açmalarının kesin nedeni budur. İnançlar sinir sistemine doğrudan gönderilen emirlerdir. İnançlar; amacımıza giden yolda haritamız, pusulamız ve amacımıza ulaşabilmeyi garantileyen en önemli aracımızdır.

Anthony Robbins, inancı besleyen kaynakları beş kategoriye ayırır:

1.  Çevre.

2.  Etrafımızda cereyan eden küçük ya da büyük olaylar.

3.  Bilgi.

4.  Sonuçların geçmişteki sonuçlarla tekrarlanması.

Bir inancı oluşturmanın en emin yolu, bir şeyi bir kez; ama sadece bir kez yapabilmektir. Bir kez yapılabilen bir şey daha sonra tekrarlanır. Örneğin, denklem kurma problemleriyle ilgili hiç soru çözemeyen bir öğrenci, bir tane; ama sadece bir tane soruyu çözebilmek için uğraşır. Yapacağı sadece bir soru çözmek olduğu için, soruya kolayca yoğunlaşır (Yoğunlaşmayı daha sonra ele alacağız). Tüm gücünü ve becerisini kullanarak soruyu çözer. Böylece, "Denklem kurma problemi çözebilirim." inancı oluşur. Elbette kimse ondan bir dakikada bir soru çözmesini beklemez. O, uzun çalışmalardan sonra ortaya çıkacak olan bir sonuçtur.

İyi bilinmelidir ki, yapabileceğine inanmak kendi kendini gerçekleştiren bir kehanettir.

5. Gelecekte olması istenen şeylerin resmini zihinde canlandırmak.

Görme özürlü olan ses sanatçımız Metin Şentürk kendisiyle yapılan bir televizyon söyleşisinde: "Sınavlara katıldım, okullarda okudum, yatılı kaldım. Ama ben hep bu günleri (Başarıyı ve şöhreti) düşledim. Kendimi bu günlere hazırladım." diyebilmiştir. Ne kadar ilginç! Fiziksel anlamda göremeyen bir insan geleceğini, başarının resmini görebilmektedir.


İyi bilinmelidir

Gören gözlere sahip olan sevgili gençler! Siz geleceğinizi görebiliyor musunuz? Başarının fotoğrafını çekebiliyor musunuz? Lütfen deneyin. Bu başarıya inancınızın da bir göstergesi olacaktır.

UEFA kupasını alan Galatasaray'ın, rakiplerinden inancından başka ne fazlalığı vardı?

Bir gazeteciye başarısının sırrını açıklayan Galatasaraylı milli futbolcu Okan Buruk, oyun içinde yorulduğu anlarda, kazanma isteğinin kendisini ayakta tuttuğunu ifade etmiştir.

"Televizyonda, yeni altın madalya kazanan Avustralya Topluluk oyunları takımının bir üyesiyle yapılan bir röportajı hatırlıyorum. Orada sorulan soru, sporcunun yeteneğinin ne kadarının zihinsel, ne kadarının fiziksel olduğuydu. Sporcunun verdiği cevap ise beni hayretten dondurmuştu: '% 20'si fiziksel, yüzde 80'i zihinsel'." (Pat Mesiti)

Evet dostlarım, bir spor müsabakası bile önce zihinde kazanılıyor. Kazanacağınıza inanmadığınız bir sınavı kazanamazsınız.

Hepimizin bildiği bir kanun: Ateş yakar. Bilinçaltımıza böyle yerleştiği için böyle olmaktadır. A. Robbins, yaptığı motivasyon seminerlerinde, insanların yanmadan ateş üzerinde yürümelerini sağlamaktadır. Böylece, insanları olmaz zannettikleri bir çok şeyi yapabileceklerine inandırmaktadır.

Hindistan, yıllarca o zamanın süper devleti olan kolonici İngiltere'nin sömürgesi oldu. Hintliler, İngilizlerin ülkelerinden çıkarılamayacağına inanıyordu. Ancak, Hindistan'ın Hintlilerin olduğuna inanan Mahatma Gandi, halkını da buna inandırarak, İngilizleri ülkesinden çıkarmayı başardı.

Kurtuluş Savaşımız, inancın destanı değil midir? Önce halk mahalle toplantılarında, cami sohbetlerinde, kongrelerde, miting meydanlarında zafere inandırıldı. Sonra da, inanılan şey gerçekleşti.

Sevgili öğrenciler, başaramama korkusuyla yatıp kalkıyorsanız, bilin ki; yanlış yapıyorsunuz. Korktuğunuz şey başınıza gelir. Her türlü korkuyla birlikte, sınavı başaramama korkusunu da defterinizden silin. Sadece çalışmayla, başarıyla ve başarının sonuçlarıyla ilgilenin. Başarıyı yaşayın. Yaşadığınız gibi olursunuz.

Henry Ford'un dediği gibi: "Yapabileceğinize de inansanız, yapamayacağınıza da inansanız haklı çıkarsınız".

SONUÇ

Sınav, önce zihinde kazanılır.

HİKÂYE

Bir karıncanın kendi ağırlığının on mislinde bir çekirgeyi sürüklemeye uğraştığını görenler, hayretle şu karıncaya bakın, bu kadar hafifliğiyle koca bir çekirge yükünü nasıl taşıyor dediler. Karınca bu sözleri işitince, hoşuna gitti, gülerek şu cevabı verdi: Yiğitler, yükünü himmet gücüyle, hamiyet bileğiyle kaldırırlar. Vücut kuvveti ve cüsse büyüklüğü ile değil.başaramama korkusuyla yatıp kalkıyorsanız, bilin ki; yanlış yapıyorsunuz. Korktuğunuz şey başınıza gelir. Her türlü korkuyla birlikte, sınavı başaramama korkusunu da defterinizden silin. Sadece çalışmayla, başarıyla ve başarının sonuçlarıyla ilgilenin. Başarıyı yaşayın.                       

DERLEYEN....DRPİST

Bir yorum

Cevapla

 
3+2 İşleminin Sonucu  
Yukarı Çık