Fıkralar

Fıkralar Ve Hikayeler(Döner)

Fıkralar ve Hikayeler(Döner)

DÖNER Köşküne sık sık hırsız giren Haldun Bey köşkü korumak için bir köpek almaya karar verir ve köpek pazarına gider. . Dükkanında yirmi cins köpek olan dükkan sahibine; "Senden çok sadık bir köpek almak istiyorum" der. Satıcı; "Tam sizin istediğiniz köpek şu Döner isimli köpektir, bunu almalısınız" deyince Haldun Bey; "Bunun çok sadık olduğu neresinden belli, ne biljyorsunuz?" diye sorunca dükkanın sahibi' "Bu Döner o kadar ok sadık, ki altı defa sattım hep koşa koşa geri dönüp geldi, size şimdi yedincı defa satacagım." der. Fıkralar ve Hikayeler(Döner)...Devamını Oku »

Fıkralar Ve Hikayeler(Ömer)

Fıkralar ve Hikayeler(Ömer)

ÖMER Müslümanlığın ilk yayıldığı zamanlarda peygamber tarafından adalet dağıtmakla görevli olan Halife Hazreti Ümer 30 yaşında iken yanına bir adam alarak kendisine her gün 3 defa sabah, öğlen, akşam,"Ya Ömer Allah'tan kork ölüm Su, var, yaşanıyorsun” diye yaşlandığını hatırlatma için görevlendırır. Bu durum günlerce, aylarca hatta yıllarca devam etti. . Ne zaman ki 36 yaşına geldiğinde kendisine her gün hatırlatma yaptırdığı adamının .. hesabını görerek işten çıkartırır. Bu adam Hz. ümer'ın huzuruna çıkarak, "Ya Ömer ben bir kabahat mi işledim . beni işten çıkarıyorsunuz buna sebep nedir?" diye sorunca Hz. Ömer, "Hayır senin herhangi bir ihmalin kabahatin yok, dün aynaya baktığımda saçımda bir tek beyaz gördüm. Her aynaya bakışımda saçımdaki beyazlar artık bana yaşlandığınn hatırlatacağından sana gerek kalmadı." Fıkralar ve Hikayeler(Ömer)...Devamını Oku »

Fıkralar Ve Hikayeler(Ziyaret)

Fıkralar ve Hikayeler(Ziyaret)

ZİYARET Fatih Sultan Mehmet, bir gün ermiş bir kişi olan hoca Ebu Vefa'yı ziyarete dergahına gider. Ancak derviş padişahla görüşmeyi rahatsızım diyerek kabul etmez, geri çevİrir. Padişah bu duruma çok üzülür ve yanındaki lalasına dönerek, "Ben ki Bizansın aşılmaz denilen surlarını aşarak fethettim bir gönül sultanının tahta kapısından içeriye girmeye muaffak olamadım" der. Bu duruma hem çok üzülen hem de sinirlenen, hiddetlenen Padişah derhal orayı terkeder ve gider. Ebu Vefa'nın yanındaki adamı Ruşen, "Dervişim neden padişahı kabul etmediniz" diye sorar. Ebu Vefa da, "Bu dünyada her şeyin bir sebebi ve görevi var, endişe ettim ve bundan dolayı görüşmeyi kabul etmedim. Eğer bir kere kabul etsem her gelişinde kabul etmek zorunda kalırdım. Benimle sohbet ettiğinde alacağı zevk ve neşe ile sürekli gönül işleriyle uğraşırsa devlet işlerinden soğuyabilirdi. Halbuki onun kılıcına daha çok işler düşüyor. Peygamber efendimizin övgillerine nail olmuş o büyük sultana cihangirlik bize de dervişli...Devamını Oku »

Fıkralar Ve Hikayeler(Hızır)

Fıkralar ve Hikayeler(Hızır)

HIZIR Padişah SULTAN SÜLEYMAN zamanında Beşiktaş'ta Şeyh Yahya isminde ermiş evliya, derviş bir kişi varmış. Sultan, Şeyh Yahya'yı çok severmiş. Şeyh Yahya sık sık Hazreti HIZIR'la görüşürmüş. Padişah bu durumu bilir kendisi de hızırla görüşmeyi çok istermiş. Sultan bir gece Yahya Efendi yi kayık gezintisine davet etmiş. Ortaköy' de bulunmasını istemiş. Yahya Efendi yanında getirdiği bir kişiyle beraber kayığa binip denize açılmışlar. Yahya efendinin yanında gelen kişi Sultan'ın parmağındaki çok kıymetli olan yüzüğe dikkatli dikkatli bakınca Sultan bunu farketmiş, parmağından yüzüğü çıkarıp yabancı mısafire vermış; "Alın daha yakından inceleyin" demiş.. Misafir . kişi yuzugu almış çevırmış çevırmış ve gülerek yüzüğü denize atmış. Yahya Efendi hariç tüm kayıktakiler bu hareket karşısında şaşırmışlar, hayrete düşmüşler. Hemen sonra Yahya Efendinin misafıri kayıktan inmek istemiş, kayığı kıyıya yanaştırmışlar, kayıktan tam inerken denizden bir avuç su alıp padişaha uzatmış. Avucundaki s...Devamını Oku »

Fıkralar Ve Hikayeler(Kırmızı Çorap)

Fıkralar ve Hikayeler(Kırmızı Çorap)

KIRMIZI ÇORAP Konya'nın asilzadelerinden çok zengin olan sarraf Mithat Efendi 67 yaşındaymış ve çok hastaymış. Mithat Efendinin 3 karısından olan 9 tane çocuğu varmış. Bu 9 üvey kardeş birbirlerinle hiç ama hiç geçinemez sürekli kavga ederlermiş. Bu çocukların hepside arsız, yüzsüz, ahlaksızlarmış, haklarına razı olmazlarmış. Çocuklarının huyunu bilen Mithat Efendi kendisinin ölümünden sonra bu çocukların aralarında miras için çok kavga edeceklerini düşünüp çok üziliür, endişe edermiş. 4 sene evvel son karısı da ölen Mithat Efendinin bütün çocukları, "Babamızda biran evvel ölsede bizde büyük mirasa konsak" diye sabırsızlanırlarmış. Çocukların bu düşüncelerini sezen Mithat Efendi hastalığı çok ağırlaşınca vasiyetini yazıp bir zarfa koymuş. Çocuklarını biraraya toplamış ve vasiyet zarfını göstererek; "Ben öldükten sonra bu zarfı açın ve yazdıklarıma göre hareket edin" demiş. Vasiyet zarfını kasaya kilitlemiş. Ayrıca ayağındaki kırmızı çorapları göstererek ben bu çoraplarımı çok severim, ...Devamını Oku »

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70
Yukarı Çık