Fıkralar

Fıkralar Ve Hikayeler( Hapı Yuttu!!)

Fıkralar ve Hikayeler( Hapı Yuttu!!)

HAPIYUTTU!.. Sultan 4. Murat'ın Hekimbaşısı afyon bağımlısıymış. Veziri Eyüp, Hekimbaşını hiç sevmediği için, bir gün padişaha Hekimbaşının afyon yuttuğunu ihbar etmiş. Bunu öğrenen padişah, Hekimbaşım çağırtarak koynuna sakladığı kutuyu istemiş ve içinde ne olduğunu sormuş. Hekimbaşı, , "İçinde tesiri giderilmiş afyon var" deyince padişah; . "Madem ki bu afyonların tesiri giderilmiş hemen bu hapları yut" diye emretmiş. Kutudaki bütün hapları yutan Hekimbaşı fenalaşmış ve dışarı çıkarılmış. O anda öğrencilerinin verdiği iyileştirici ilaçları kahredip içmeyen Hekimbaşı, ilacı niçin içmiyorsun diye soranlara, . "Vezir Eyüp gibi bir düşmanın varken ölüm yaşamaktan iyidir" diyerek zehirin etkisiyle ölmüş. Fıkralar ve Hikayeler( Hapı Yuttu!!)...Devamını Oku »

Fıkralar Ve Hikayeler(Ceza)

Fıkralar ve Hikayeler(Ceza)

CEZA Bir sabah Azrail evinden çıktığı sırada kapısının önünde eski arkadaşı Tayyip' e rastlamış. Hal hatır sormalardan sonra Tayyip Azrail' e nereye gittiğini sormuş. Azrail de işe çıktığım söyleyince arkadaşı, "Bugün hiçbir işim yok, şayet bir mahsuru yoksa bende seninle beraber gelip gezebilirmiyim?" diye sormuş. Azrail de bir şartla gelebileceğini bununda hiçbir şekilde kesinlikle işine karışmaması gerektiğini söylemiş. Tayyip bu şartı kabul etmiş ve yola , çıkmışlar. Bir mahalleden geçerken 15 kadar top oynuyorlarmış. Yalnız sadece bir çocuk duvarın dibinde oturmuş. kara kara düşünüyormuş. Azrail gitmiş o duvarın dibinde oturan çocuğun canını almış. Azrail'in bu zararsız görünen çocuğun canını niye aldığını, Tayyip bir türlü anlamamış ve Azrail'e bunu neden yaptığını sormuş. Azrail, "Hani işime karışmayacaktın, ama madem ki bu kadar merak ettin söyleyeyim de sende bundan ders al" demiş ve devam etmiş, "O çocuk orada boş boş oturuyordu, aklından bir yığın pislik geçiyordu, et...Devamını Oku »

Fıkralar Ve Hikayeler(Hamoğlu Ham)

Fıkralar ve Hikayeler(Hamoğlu Ham)

HAMOGLU HAM Bundan 190 yıl kadar evvel Gaziantep'te kuyumcu çarşısı Gümüşbedesten' de Moiz adında bir yahudi varmış. Bu yahudi Türkiye'de kimsenin bilmediği altın suyunu Avrupa'dan getirmiş. Getirdiği altın suyuna gümüş mecidiyeleri batırıp bunları sarı sarı çil çil sahte altın yapıp, gerçek altından çok daha ucuza satarmış. Bütün müşteriler altınlanın bu yahudiden almaya başlamışlar. Diğer bütün esnaflar Moiz'in altınlarını neden bu kadar ucuza sattığının sırnnı bir türlü çözemenıişler. Nihayet çarşıda Osman adındaki genç bir esnaf Moiz'i çok yakından takip ederek altınları bu kadar ucuza nasıl sattığını anlamış ve sırnnı çözmüş. O anda Osman hemen bütün çarşı esnafını yüksek sesle, "Buldum, buldum" diye bağırarak başına toplamış. Moiz'in bu işi nasıl yaptığını bir bir anlatmış ve sırnın açıklamış. Bu sırada toplanan esnafın yanına gelen Moiz, Osman' a yüksek sesle seslenerek, "Madem ki bu işın sırrını çözdün, anladın da neden herkese açıkladın, sende benim gibi yapıp, satıp sen de k...Devamını Oku »

Fıkralar Ve Hikayeler(Delikli Kiremit)

Fıkralar ve Hikayeler(Delikli Kiremit)

DELİK KİREMIT Kayseri' de çatıları tamir eden ve bu işi 30 yıldan beri yapan Mecit isminde sanaatkar bir usta varmış. Mecit ustanın oğlu Memik' de çocukluğundan beri babasının yanında çalışırmış ve hep babası gibi günün birinde çok iyi bir usta olmayı hayal edermiş. Mecit usta muhitinde çok iyi bir usta olarak bilinirnıiş, kimin çatısı aksa onu çağırırlarmış. O da gider çatılan tamir edermiş, oğluna da yaptığı her işi öğrensin diye gösterirmiş. Mecit usta çıktığı her çatıda bir kireıniti delermiş, ancak bunu oğlu Memik' e göstermezıniş, bu yaptığı sahtekarlık diye utanırmış. Mecit usta günün birinde çok hastalanmış, yatağa düşmüş, kalkamaz, çalışamaz hale gelıniş, Artık çatılan Memik tek başına onarmaya başlamış. Her çıktığı çatıyı özene bezene tam olarak tamir eden, babasının deldiği kireınitleri bir bir kapatan Memik tek başına çalışmaya başladıktan iki yıl sonra akan çatılar için ne arayan ne soran kalmış. Oğul Memik işlerinin tamamen kesildiğini görünce babasına, çok büyük işsizliğ...Devamını Oku »

Fıkralar Ve Hikayeler(Girdap)

Fıkralar ve Hikayeler(Girdap)

GİRDAP Çok içkici, küfürbaz, kavgacı, işlediği bir çok suçtan dolayı cezaevine girip çıkan, zalimlerin zalimi Deli Bekir günün birinde ben ıslah oldum, yaşımda kemale erdi, diye hacca gitmek üzere yola çıkar ve yarı yolda ölür. Deli Bekir öldüğü anda hac tarafından cennet melekleri ve cehennem tarafından zebani melekleri ölüyü kendi taraflarına almak için gelirler. Ve Deli Bekir'in başında buluşurlar. Her iki taraf melekleri ölüyü kendi taraflarına götürmek isteyince aralarında tartışma başlar, bir türlü anlaşamayınca, ne yapmaları gerektiğini Cenab-ı Hakka sorarlar. Cenab-ı Haktan gelen emirde denilir ki; "Deli Bekir bir gün su kenannda otururken suyun içinde girdaba tutulmuş boğulmak üzere olan bir karıncayı parmağını uzatarak aldı, boğulmaktan kurtardı. Bekir'in bu yardımından dolayı bütün suç ve günahlannı affettim. Sizin paylaşmamza gelince eğer Bekir'in cesedinin yüzü hac tarafına bakıyorsa cennet melekleri, aksi tarafa bakıyorsa cehennem melekleri alsın, götürsün" Melekler ba...Devamını Oku »

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70
Yukarı Çık